28 Eylül 2016 Çarşamba günü, Kocaeli Dayanışma Akademisinin kalabalık ve coşkulu açılışına katıldık. Kocaeli Üniversitesinden KHK bahane edilerek atılan ve genelde emek çalışmaları yapan akademisyenlerin akademik faaliyetlerine devam etmek ve dayanışmak için kurdukları akademi, bünyesindeki akademisyenlerin verecekleri derslerle devam edecek. Açılıştaki forumda yaptığımız konuşmanın düzeltilmiş metnini yayınlıyoruz.
Beyaz yakalıların emek örgütü Plaza Eylem Platformu adına Kocaeli Dayanışma Akademisini kutlamak, selam ve dayanışma mesajlarımızı iletmek için söz alıyorum.
Dayanışma genellikle kendinden verme, fedakarlık olarak düşünülür. Ancak biz biraz bencilce diyebileceğimiz bir neşeyi paylaşmak istiyoruz daha çok.
Sizinle dayanışmak bizim açımızdan bir zorunluluktu, kendi mücadelemiz açısından bir zorunluluk. Bugün tüm çalışanlar için işten çıkarma, iş yükünün artması ve performans baskısıyla birlikte bir yönetim aracı, yönetim mekanizması olarak kullanılıyor.
Üniversite çalışanları, öğretim üyeleri vakıf üniversitelerinde ve devlet üniversitelerinde giderek daha fazla beyaz yakalılara uygulanan disiplin yöntemlerine tâbi kılınıyor. Bu gerçek, farklı sektörlerden çalışanların mücadeleleri arasındaki dayanışmanın “etik” yönüyle “emek” yönünü birleştiriyor. Akademisyenler açısından da dayanışma temelinde hayatlarımızı sürdürmekle bilimsel çalışmalarımıza devam etmek mücadelede birbirinden ayrılamıyor. “Kendimiz için” mücadele etmeden bizden daha dezavantajlı olduğu düşünülen kesimler için veya “başkası için” mücadele vermek mümkün olamıyor.
Biz Kocaeli Dayanışma Akademisinin, beyaz yakalı mücadelesinin de bir kazanımı olduğunu, tüm emek mücadeleleri açısından da oldukça önemli bir deneyim olduğunu, olacağını düşünüyoruz. Dayanışma Akademisinden öğrenecek çok şeyimiz var. Yolumuz açık olsun.
28 Eylül 2016